İlişkiler astrolojisi belki de astrolojinin en popüler alanıdır. İnsanlar öncelikle kendini tanımak için astrolojiye ihtiyaç duyarlar ve ilişkiler kendimizi en net gördüğümüz hayat alanıdır. Yani karanlıkta kalan taraflarımızı başkalarına aynalığıyla farkederiz.
İlişkiler astrolojisi diğer bir deyişle sinastri, haritalar arası açıları inceleyerek iki kişinin birbiriyle olan bağlantısının yapısını, enerji akışının kalitesini, geliştirici ya da ket vurucu özelliklerini gösterir. Fakat daha önceki yazılarımda da paylaştığım gibi astrolojik göstergeler her zaman bireysel irade ile bağlantılı olarak aktive olur. Yani hiçbir haritalar arası uyum, en üst düzeyde şaşılacak kadar iyi olanlar da dahil, iki kişinin birlikte olmalarını sağlayamaz. En önemli olan bireysel tercihlerdir. Dolayısıyla astrolojik bir verinin sizi merkezinizden çıkarmasına izin vermemelisiniz.
Bu konuyla ilgisi olanlar muhakkak bilirler, daha önceki bir yazımda kısaca bende açıklamıştım, ikili ilişkilerde en önemli göstergeler Güneş, Ay, Venüs, Mars ve Merkür dür. İlk dört gezegen cinsiyet kimliğimizin ve ruhsal yatkınlıklarımızın ifadesiyle ve Merkür de kafa yapımız ve iletişim becerilerimizle alakalı olarak ilişkilerimizi etkiler. Mesela Venüs- Mars ve Güneş-Ay uyumu olan bir çifti ele alalım, duygusal ve ruhsal olarak uyumlu olmalarına rağmen eğer haritalar arası uyumlu Merkür bağlantıları yoksa muhtemelen birbirlerini anlamakta, iletişim kurmakta güçlük çekeceklerdir. Veya uyumlu ya da uyumsuz Venüs-Mars bağlantısı olan bir çiftin duygusal ve cinsel olarak tatmin oldukları halde Güneş-Ay bağlantıları yoksa bir süre sonra ruhsal olarak doyumlu bir ilişki sürdürmeleri zorlaşabilir.
Bütün bunların yanında soğukluk ve mesafe, otorite, zorlayıcılık daraltma ve kontrol ile anılan Satürn ün uzun evliliklerin ve birlikteliklerin haritalar arası açılarında muhakkak birkaç tane akıcı ve/veya zorlayıcı açısının olduğunu görürüz. Satürn birtakım yapıların oluşup, korunmasında, sürdürülmesinde etkili olacaktır, fakat dozunda gitmek kaydıyla yoksa soğukluk ve aşırı kontrol sebebiyle ilişkiyi donma ve kırılma noktasına da getirebilir. Satürn evliliği sembolize eden terazi burcunun yücelme yöneticisidir. Yani gerçekten istemediğimiz halde sürdürmek zorunda kalmaktan tutun da, harika bir şeyin çok fazla zamana ve sabıra ihtiyaç duymasına, bir çatının somut bir kararla ve bireylerin ikisinin de üstünde bir güçle korunmasına, toplumsal kurallar ve aile kavramına, çocuk gibi annelik gibi aşırı hassas bir yapının (yengeç burcunun tam karşısındaki oğlak burcunun doğal yöneticisidir) en güçlü, en sert, en stabil yapıyla korunabilir olmasına kadar bir sürü sembolizma ile Satürn ün evlilik dostu olduğunu söyleyebiliriz sanırım. Ve onun kolları altında insanlar şefkati, sevgiyi ve aile olmayı öğrenebilirler çünkü o süreyi ilişkiye Satürn tanır. Elbette ki ilişkideki her bir kişinin Ay ve Venüslerinin becerileri oranında ?
Bu konuda söylenebilecek, yazılabilecek sayısız makaleler olabilir elbette, içerik bakımından detaylandırılabilir, harita örnekleri oluşturulabilir, kompozit (birleşik) haritalardan da bahsedilebilir. Kendimizi insanlarla olan ilişkilerimizde görüyoruz demiştik ya her ilişkiye bir servet, cevher, keşfedilmeyi bekleyen bir yanımız olarak da bakabiliriz kim bilir, belki de yargısız alana geçmemize vesile olabilir bu. Kendimizi görebilmek için aynaya doğru bakmayı öğrenebilmemiz dileğiyle mutlu bir Mart ayı olsun…
Ülgen KARAARSLAN
Astroloji Danışmanı, ASA, MAPAI, ISARCAP
venussirius.com.tr
#studiovenussirius
Leave a Reply
You must be logged in to post a comment.